|
|
|
 |
gecenin.nemi_66@hotmail.com |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
Devamı.....
|
|
 |
Keser Köyü |
Bu köyü kuran ilk sülâlelerin Erzurum-Horasan, Elazığ- (Harput), Malatya ve Adıyaman'dan geldiği anlatılıyor. Horasan'dan gelen "Okcanlı sülâlesi" ilk gelenlerden. Önceden "Keser Deresi" olarak bilinmekte iken, resmi kayıtlara "Keser Köyü" olarak geçmiştir.
Erkek Nüfus |
277
|
Kadın Nüfus |
273
|
Toplam Nüfus |
550
|
Yerleşim yeri tabii bir güzelliğe sahiptir. İki dağ arasında bir dere yatağında yerleşmiştir. Etrafı bodur ağaçlarla çevrilmiştir. Güneyi'nde Sarayözü, kuzeyi'nde Faraşlı, batısında Hoşumlu, doğusunda Çiçekli ile çevrilidir. Halk az tarım, daha çok hayvancılıkla geçinir.
Camisi 1972, minare 1994, ilkokul ve lojmanı 1974 yılında yapıldı. Kuran Kursu binası bulunmaktadır.
Kız Öğrenci |
90 |
Erkek Öğrenci |
88 |
Toplam Öğrenci |
178 |
Şuan Sağlık Ocağında
Ebe |
Sümeyra Gülbeyaz Biçer |
görev yapmaktadır.
Sülâleler:
Palabıyıkgiller, Altındiş, Deli Hasangil ve Yirik Halil Sülâlesi
Köy Mevki Adları:
Beşiktepe, Delibayır, Hezenlik, Adatepesi, İğdelidere, Topakkaya, Sarıoğlan.
Lâkablar:
Deligeçi, Boncuk, Ali, Deli Dede, Ecevit, Gambır Hacı
Görev Yapan Muhtarlar:
Hasan Koçak, Gazi Ünlü, Hacı Atmaz, Halil Dağdemir, Hasan Ünlü (3 dön) Hüseyin Atmaz
Görevli Muhtar |
Hüseyin Atmaz |
Giz Bodu Geldi mi?
Keser Köyü'nden Osman Atmaz, Hoşumlu'ya ateş değirmeninde buğday öğütmeye gider. Beş çinik kadar buğday öğütmek için zor sıra alır. Buğday torbasını motor kayışının üzerine koyar ki ambara döksün diye. Tabi torba parçalanır. Buğday her tarafa saçılır. Toplamağa çalışırsa da bir çinik gelir gelmez ancak kalır. Değirmenden sinirli sinirli çıkar. O telaşla ayakkabısının birini değirmende unutur. Kızgın kızgın yürürken aklına birşey gelir.
-Gelmişken eve boş dönmeyeyim. Avrat kızar. İyisi mi iki bodu alıyım, hiç olmazsa avradı sevindiririm, der.
Neyse uzatmayalım. Boduları alır. Keser'in yolunu tutar. Yolda da biraz dinlendikten sonra;
-Şu boduları bırakayımda ecik yayılsınlar, der. Kendi de biraz yatar. Kalktığında ne görsün, bodunun biri yok.
"Adam sende nereye gidecek, eve gitmiştir." der. Köye dahil olur. Avlu kapısında hanımına seslenir.
- Giz avrad, bodunun biri eve geldi mi? Hanımı:
- Ne bodusu. Hani un. Ayakkabının biri nerde? diye kızınca söyleyecek söz arar ve şöyle söyleyip işin içinden çıkmak ister:
- Ne gızıyon avrat, yolda yattıydım bodu ayakkabımı giyip getmiş.
Kaynak: Sorgun 95
|
|
|
 |
|
|
|
|
|
|
Resim,Video vs. bizimle parlaşmak isterseniz iletişime geçiniz..Desteklerinizi her zaman bekliyoruz... |
|
drn.akn_66@hotmail.com gecenin.nemi_66@hotmail.com www.tiwetter.com/drn.akn_66 |
|
|
 |
|
|
|
|